Zurnanın Kısa Tarihi

Zurna, ülkemizin birçok bölgelerinde kullanılan ve tahta, metal, kamış gibi malzemelerle yapılan bir nefesli çalgı aletidir. Genellikle bas davulla birlikte kullanılır. Türk folklorunda önemli bir yere sahip olan zurnanın geçmişi, diğer nefesli çalgı aletleri gibi çok eskilere dayanmaktadır. En basitinden, mehter takımlarının eskiden hükümdarların fermanlarını zurna eşliğinde okudukları bilinmektedir.

Zurna Ne Zaman İcat Edildi?

Zurna, mey gibi Avrasya kökenli bir çalgı aletidir. Balkanlardan Orta Asya’ya kadar birçok kültürde zurna çalgısı bulunur. Düdük ve kaval gibi zurna da hem Anadolu’da hem de Orta Asya’yla birlikte Orta Doğu ülkelerinde sıklıkla kullanılmaktadır. Tarihe baktığımızda genellikle düğünlerde veya bayramlarda şenlik havası katmak için çalındığı bilinmektedir.

Zurnanın kökeni Çin’dir. Aslında Çin, üzerinde delikleri bulunan tüm nefesli çalgı aletlerinin vatanıdır. Zira, zurna, mey gibi aletlerin ilk basit versiyonu bu topraklardan çıkmıştır. Çin’de tapınaklarda veya cenazelerde günümüzde de kullanılan Suanna, zurnanın bir diğer versiyonudur.

Ünlü gezgin olan İbni Batuta, zurnanın Çin’den Kuzey Afrika’ya kadar yaygın bir şekilde kullanıldığını bildirmiştir. Çok eski zamanlarda Mısır, Hindistan ve Çin’de zurnanın eski versiyonları kullanılmıştır. Ardından diğer halkların müziklerinde de yerini almıştır. Günümüzde Arnavutluk, Bosna, Hırvatistan gibi ülkelerde çalınmaktadır. Ayrıca, zurnanın birçok değişik isimleri de bulunmakta. Surnay, tuiduk, zournas, surla, lettish horn ve zurma, bu isimlerden birkaç tanesi.

Türklerde Zurna

Yukarıda da belirttiğimiz gibi zurna, Çin menşelidir ve dünyadaki diğer halklara da buradan yayılmıştır. Selçuk ve İlhanlılar zamanında da kullanıldıktan sonra Osmanlı ve Kırım Hanlığı tarafından askeri mızıka amacıyla çalınmıştır. Aynı zamanda, Dede Korkut hikayelerinde de zurnaya sık sık rastlanmaktadır. Ayrıca, Osmanlı döneminde Mehter takımının olmazsa olmazlarından biri, zurnaymış. Mehter takımı zurnaları, ses tizliği ve görevlerine göre değişik ebatlara sahipti. Günümüzde Anadolu yerlilerinin halk oyunlarında zurna, ana çalgı aletleri arasındadır.

 Azerbaycan dahil Kafkasya ve Türklerin sıklıkla yaşadığı Arnavutluk, Makedonya Cumhuriyeti gibi ülkelerde de zurna kullanılmaktadır. Balkanlar’ın Slav ulusu bu aleti ‘zurla’ olarak adlandırmış ve halk müziklerinde yer vermiştir. Dolayısıyla zurnanın tarihçesi, bu çalgı aletinin dünya medeniyetlerinin birbirinden esinlenerek kullanıldığını ve ortak bir folkloru renklendirdiğini göstermektedir.